celal demir şiirleri

Sessizce aklımdan uzaklaştım Uzunca, karşılaşmayacağım bir yere Ve dayadım sırtımı keder denen şeye Ve çektim ayaklarımın altına içimi boğan sıkıntıları Ve boşa verdim dünya...
Yüzümü görmek istiyormuş hayat Hangi yüzle? Bana en yakın mevsimde yaptıkların yetmedi mi? Üşümüş ellerim şimdi yeni bir sevda elinde Ölüme beş dakika kala...
Ey firak denen serseri! Gelme üstüme, harem mevsimi bilmem sıkarım Dokunma bana, Yüzünün rengini çizer, parçalarım. Ey firak denen serseri Gelme üstüme, dilimin ucunda ne...
Ah! Halden anlamaz yüreğim Yaptığını beğendin mi? Bir soluk namahrem cümleler mırıldayayım diye uzaklaşmıştım Celal Demir
Giderdim şiirlerin ta en tepesine Ve yazardım en bakirce cümleleri Arar bulurdum seni dizelerimin orta yerinde Ve çıkmazdım hiç vefanın en sağlam sözünden Sonra...
Düşlerime sığındım Yıkılırken zihnimdeki sevinç dizeleri Kendime adadım hüznü boy boy büyürken çocukluk yılları hüznün Celal Demir
Aşkın gözü körmüş Dünyanın da iki gözü Evlendirsek mi ne! Sonra da Züleyha ile bir taht kurup temaşa etsek mi ne! Ey Aşk! Bu dünya...
Tadilat var! Ruhumun mahzenine iniyorum tadilat var Aklımı başımdan alıyorum terkibat var Habersiz misafirleri yakıyorum kıyam var Dokunmayın bana cellâdımı arıyorum; bahar var Dünyayı da...
Nereden bulaştı bu hüzün bana Alıp gezdiriyor beni  gittiği her yere ‘’Göz koydum öğrettiklerine’’ dedimse namerdim Yüküm hafif, dünyayı da verin sırtıma bari Yok...
Hüznün düştüğü yerdeyim Anne Şu sıralar yer arıyorum üzülmemek için Anne Boş vermişliğin kollarına verdim kendimi Anne Ve boşa saldım, Kafamdaki arı kovanı gibi...
Sahi sabah namazı’nın vaktini sadece imamlar mı bilir Anne? Gecenin bağrına saklanmış sevdalılar bilmez mi Anne? Şiirlerimle yaşıt olanlar, şiirlere saklanmak isteyenler, Kendi...
Ey nefis, yüzün gün görmesin; aldattın beni Geceyi gündüze katsam, bir neslin ibadetini de işlesem Yine temizleyemem arkanı Celal Demir
Düşen hamile bir cümleye bağladım Dostumun kursağındaki ilgiyi Ah yüreğim, sana doğru gelen hangi cümlenin zifafında Tezyine bürünüp kapıda amade olmadın ki Hangi paspal...
Ey hüzün hazretleri, seni en çok bu mevsimde sevdim En çok bu baharda ziyafetlerime buyurdun. Nereye saklansam elinle koymuş gibi beni buldun, Gurbetten...